Yazar

Mustafa GAYIR

 

 

Aralık 2018

 

Endüstri 4.0 ve Akıllı Lojistik

 

Endüstri 4.0 ve Akıllı Lojistiğin Türkiye Etkisi

 

Endüstri devrimi Toplumların gelişimini, temelinden değiştiren iki büyük olayla açıklanmaktadır. İlki M.Ö. 8000’deki tarım devrimi, ikincisi ise 18. yüzyılda gerçekleşen I. sanayi devrimidir. Sanayi devriminden sonra toplumsal çalışma hayatında büyük değişimler olmuştur.

Endüstri 4.0, IOT teknolojileri ile geleneksel sektörlerin güçlerini birleştirdiği yeni bir devrim olarak nitelendirilmektedir. “4.0 Endüstri Devrimi”, dijital ve fiziksel süreçlerin entegrasyonu ile ürünlerin akıllı fabrikalarda üretilmesini sağlamaktadır. Endüstri devrimlerinin kronolojik gelişimi göz önüne alındığında, üretim endüstrisinde yapılan her devrimle paralel olarak lojistik süreçler de etkilenmiştir.

Endüstri 4.0 tüm üretim sistemlerinde köklü değişimlere sebep olacak öngörüsünden hareketle üretimle doğrudan ilişkisi bulunan lojistik sistemlerinin de bu değişimden etkilenmesi beklenen bir sonuçtur. Üretimde oluşan bu değişimler lojistik süreçlerinin de dönüşümüne neden olmaktadır.

Endüstri 4.0 üretimdeki tüm süreçleri kapsamaktadır. Lojistik 4.0 olarak adlandırabileceğimiz bu dönüşüm ise tüm tedarik zinciri süreçlerini kapsamaktadır.

Lojistik 4.0 bağımsız çalışabilen ve karar verebilen otomasyon sistemlerini içermektedir. Lojistik 4.0’ı esnekliğin çok daha fazla arttığı, pazar değişikliklerine adaptasyonun yükseldiği, maliyetlerin azaldığı ve müşteri ihtiyaçlarının en fazla ve hızlı bir şekilde karşılandığı yeni bir lojistik sistem olarak tanımlamamız mümkündür.

Lojistik süreçlerindeki önemli unsurlar; zaman (teslim süresi), işgücü tasarrufu, amortisman ve yakıt tasarrufu olarak adlandırılmaktadır.

Akıllı ve otomatik araçların taşıdığı ürünler, akıllı elleçleme araçları ile akıllı fabrikaların üretim alanına gelecek; otomasyon sistemi ile her müşteriye özel üretilmiş akıllı ürünler sunulacak, ürünler akıllı depolarda otomasyon sistemi ile saklanacak ve akıllı araçlar ile dağıtılacaktır.

Yakın gelecekte birçok ürün 3D yazıcılar sayesinde üretilecek ve böylelikle depolama işlemi olmadan doğrudan alıcıya sevk edilebilecek.

Sanayi 4.0’daki bilişim teknolojileri sayesinde tam zamanında lojistiğin uygulanması ve böylece stokta bulundurma maliyetlerinin % 30 civarında düşmesi, geliştirilecek yeni taşıtların, yakıt ve enerji kaynaklarının lojistik sektöründe kullanımı ile önemli bir verimlilik artışı sağlanması öngörülmektedir.

Lojistik 4.0’da tedarik zinciri blok zincirle yönetilecektir. Bulut uygulamaları sayesinde tek bir entegre görüntü sunularak adeta bir kontrol kulesi gibi tüm tedarik zinciri koordine edilebilecektir. Bulut, işletmelere küresel stok seviyeleri ile sevkiyat lokasyonları ve varlıkları hakkında kesin bir bilgi sunacaktır. Tüm tedarikçiler ve tüm üreticileri barındıracak bu blok zincir sayesinde gelen-giden sipariş yönetimi gerçek zamanlı olarak otonom araçlarla programlanmış rotalarla istenilen noktalara teslim edilecek. Böylece, nihai ürünü tahmin edilen zamanda teslim etmek amacıyla üretim için gerekli malzemeleri alarak, müşteri ve tedarikçi siparişleri aynı zamanda işleneceğinden depo masrafları minimum seviyeye düşecek veya tamamen ortadan kalkacaktır.

Son dönemde popüler olan otonom lojistik araçları ile yakın gelecekte, insansız kargo uçakları, gemiler, ticari kara araçları ve palet taşıyıcılar ile ürün sevkiyatları ve depo içerisindeki elleçleme işlemleri tamamen insansız araçlarla yapılabilecek. Tüm bu işlemler gerçek zamanlı kontrol edilerek tüm güvenlik süreçleri de sağlanmış olacaktır. Lojistikte, depo operasyonlarında, sipariş seçmede/toplamada süreç ve işgücü verimliliğinin artması, çarpışma ve kaza olmadan güvenli, kesintisiz hizmet verilmesi, risklerin ve ürün kayıplarının azalması, yedek parça üretimi ve bazı lojistik hizmetlerinde taşıma ve stok maliyetleri ile teslimat süresi ve karbon salınımlarının azalması, yakıt tasarrufu ve kaynak verimliliği, kapasite planlaması, varlıkların optimize kullanımı, yükleme sırası ve araç rota optimizasyonu, tam zamanlı çizelgeleme ve anlık varış zamanı tahmini ön görülmektedir.

Lojistikte makine-insan etkileşimi ve işbirliğine ilişkin artırılmış gerçeklik teknolojisi özellikle akıllı gözlükler sayesinde önemli bir etki yaratmaktadır. Doğru ürün seçimi üretimde ve tedarik zincirinde verimliliği arttıracaktır.

Lojistik sektöründe oluşan işlemler big data yönetimini de beraberinde getirmektedir. Taşımacılıkta veri akışlarının akıllı korelasyonu görevlerin tam zamanlı çizelgelenmesi, yükleme sırasının optimizasyonu ve anlık varış zamanı tahmini gibi tüm konular big data analizi ile verimli hale gelmektedir.

IOT teknolojileri ile sevk edilen ürünler sensörler sayesinde izlenecek tüm taşımacılık süreçlerindeki ürünlere ait değişimler anlık görüntülenecektir.

Endüstri 4.0, lojistiğin aşamaları adını verdiğimiz; sipariş edilen ürünün, istenilen miktarda, doğru biçimde, tam zamanında, kaynağından, optimum yolla, en iyi fiyata sağlanması süreçlerinin hepsini ayrı ayrı etkileyecektir.

Dinamik bir sektör olan lojistik sektörü hem dünyada hem de ülkemizde sürekli gelişme göstermekte ve bu çerçevede sektörün de rekabet düzeyi yükselmektedir. Dolayısıyla, lojistik sektöründe yer alan firmaların rekabet güçlerini artırabilmeleri için sürekli maliyet, insan kaynağı, faaliyet ve yönetim süreçleri kalitesi, etkinliği ve teknolojisi açsından kendilerini geliştirmeleri gerekmektedir. Bu nedenle ekonomik dengeleri değiştirecek Lojistik 4.0, sektör için çok önemli fırsatlar sağlayacaktır. Türkiye, sahip olduğu jeopolitik konumunu avantaja çevirerek tüm dünyada küresel gelişmelerden en çok ekonomik fayda sağlayabilecek ülkeler arasında yer alabilir.